Kur’an Aşığı Oto Tamirci
Bundan sekiz yıl önce bir akrabam eski modeli geçmiş bir otomobil satın almıştı. Araba sürmeyi bilmediğinden dolayı arabayı satıcıdan almamı istedi. Ben satıcının yanına gittim ve arabayı aldım. Arabayla eve doğru hareket halindeydim ki aniden önünde lüks arabaların durduğu çok modern bir tamircinin önünde araba bozuldu.
Bir tamircinin önünde arabamın bozulmasına sevindim. Oradakilerden birisine durumu anlattım ve arabama bakmasını istedim. Benim arabama burada bakmayacaklarını ne bileyim. Bana arabayı alıp oradan gitmemi söyledi. Bende ‘bari birkaç araç gereç ver yol kenarında kendim tamir edeyim’ dedim. Adam yine de kabul etmedi.
Ben oradan uzaklaşmak için hazırlanırken o tamirhanenin sahibi çıkageldi ve durumu sordu. Bana baktıktan sonra gülümsedi ve ‘bu adamın arabasını yapın’ dedi.
Beni kendi odasına götürdü ve yolda ‘delikanlı sen bu arabaya binme, bunun ömrü tükenmiş’ dedi.
Dış görünüşü pek dindar birisine benzemiyordu. Ama biraz sohbetten sonra çok dindar birisi olduğunu anladım. Din kültüründen ve halkın dine soğuk olmalarından yakınmaya başladı ve bana dedi: ‘Senin kendin otuz beş yaşındasın. Kur’an okumayı biliyor musun?’
Benden ‘hayır’ cevabı beklerken ‘evet biliyorum’ dedim. Şaşırdı ve ‘yani bir sayfa Kur’an okuyabilir misin?’ diye sordu. Bende ‘Tabi ki ben uluslararası Kur’an yarışmasında birinci oldum’ dedim.
‘Hangi yarışmalar?’ diyerek heyecanla sordu. Benim cevabımı duyduktan sonra odadan dışarıya çıktı ve tüm işleri durdurdu. İşçilerin hepsini odasına topladı ve dedi: ‘Ben Kur’an aşığıyım.’ Benden Kur’an okumamı istedi. Bende bir miktar orada Kur’an okudum. Onlar bana saygı ve hürmet ettiler.
Bütün çalışanlar ve baş usta orada benimle hatıra fotoğrafı çektirdiler ve arabamı da tamir ettiler. Tabi ki en sonda da benden bu arabaya binmememi istediler.
Bu olaydan sonra Yüce Allah’a şükürler ettim ki beni ve halkımızı Kur’an yolunda ve Kur’an aşığı olarak karar kılmış. Öyle bir halkımız var ki bir Kur’an karisini gördüklerinde ona saygı gösteriyorlar.