Kur’an’da Örnekleme (4)
Kur’an-ı Kerim, kafirlerin amellerini, fırtınalı bir günde etrafa saçılan ve savrulup giden kül zerreciklerine benzetmekte ve şöyle buyurmaktadır:
Kur’an-ı Kerim bir diğer ayette, dünya hayatını, küçük bir olayın etkisi altında kalarak kuruyup kaybolan bir yeşilliğe benzetmekte ve şöyle buyurmaktadır:
»“Dünyâ yaşayışı, gökten yağdırdığımız yağmura benzer ancak; insanların ve hayvanların yiyecekleri nebatların bünyelerine girer, karışır onlara, yeşertir, yetiştirir onları ve sonucu, yeryüzü güzelleşip bezenince ve tarlaların, bağların sâhipleri, kendilerini, onlardan faydalanmaya güçleri yeter sanınca bir gece, yahut gündüz, apansızın emrimiz gelip çatar, her şeyi öylesine kökünden kesip biçer, kurutup gider ki sanki dün, hiçbiri yokmuş. İşte biz, düşünce sâhibi olan topluluğa delillerimizi böyle açıklar, böyle bildiririz.” [2]
Kur’an-ı Kerim, mal ve makam sevdalısı alimleri de, her zaman susuzluk hisseden ve dili ağzından dışarıya sarkan köpeğe benzetmekte ve şöyle buyurmaktadır:
“Oku onlara kendisine delillerimizi ihsân ettiğimiz halde bile-bile onları inkâr edip, onların hükmünden sıyrılıp Şeytan'a uyan ve helâk olana âit kıssayı. Dileseydik onu, delillerimizle yüceltirdik, fakat o, yeryüzüne sarıldı ve kendi isteğine uydu. O tıpkı köpeğe benzer; üstüne varıp kovsan da dilini çıkarıp solur, kendi haline bıraksan da dilini çıkarıp solur. İşte bu hal, delillerimizi yalanlayan topluluğun haline benzer; sen geçmişlerin hallerini anlat onlara da belki iyice bir düşünürler.” [4]
Kur’an-ı Kerim, ilmine göre amel etmeyen alimleri de, kitap yükü taşıyan eşeğe benzetmektedir ki kitabın bereket, fayda ve etkisinden yoksundurlar. Kur’an’ın bu husustaki ayeti şöyledir:
»“Kendilerine Tevrat yüklenenler, sonra da onunla amel etmeyenler, eşşeğe benzerler ki koca-koca kitaplar taşımada; Allah'ın delillerini yalanlayan topluluğa getirilen örnek, ne de kötü bir örnek ve Allah, zâlim topluluğu doğru yola sevketmez.” [5]
Kur’an-ı Kerim, Allah yolunda yapılan infakı da, yere ekilen ve bir tarlaya dönüşen tohuma şöyle benzetmektedir:
Kur’an-ı Kerim, ihlastan yoksun ve sadece gösteriş için yapılan infakı, kayalar üzerindeki toprağa ekilen tohuma benzetmektedir ki bu tohum da, bu toprak da bir yağmurla yok olup gider. Bu husustaki ayet şöyle buyurmaktadır:
َ»“Ey inananlar, malını insanlara gösteriş için harcayan ve Allah'a, âhiret gününe inanmayan kişi gibi sadakalarınızı, başa kakmakla minnet ve eziyetle hiç verilmemiş bir hale getirmeyin. O çeşit adam, sanki şiddetli bir yağmur altında kalıp üstündeki toprağın kayarak sıvışmasıyla kaypak bir hale gelen kayadır. O çeşit adamlar, kazançlarından hiçbir sevap elde edemezler ve Allah, inanmayan kavmi doğru yola sevk etmez.” [7]
»“Onların şu dünya hayatında harcadıkları, tıpkı kendilerine zulmeden bir kavmin tarlalarına vuran zemheri yeline benzer, eser, ekinleri mahvedip gider. Onlara Allah zulmetmez, onlar, kendi kendilerine zulmederler.” [8]
Vesselamu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuhu
Dr. İbrahimiyan
[1] İbrahim, 18
[2] Yunus, 24
[3] Kehf, 45
[4] A’raf, 175-176
[5] Cum’a, 5
[6] Bakara, 265
[7] Bakara, 264
[8] Âl-i İmran, 117