Kur'an-ı Kerim güzeldir. Kur'an-ı Kerim'in cazibesinin bir nedeni de sanatsal ve güzel boyutlu olmasıdır. Bu güzellik Kur'an-ı Kerim'in fesahat ve balagatı, tasvir ve temsilleri ve kıssalarında göze çarpıyor. Kur'an'ın güzelliği ayetlerinde, cümlelerin nazım ve ahenginde, cana yakın mesajında ve kelamî şivesinde saklıdır. Kur'an'ı Kerim indirildiği andan itibaren öylesine cazip ve göz alıcıydı ki, müşriklerle kafirleri etkiledi. Nitekim kafirler okunan bu ayetlerden etkilenmemek için kulaklarını tıkıyorlardı. Buna rağmen, Kur'an-ı Kerim'in mesajı kısa sürede yayıldı. Günümüzde de bu ilahî kitap, tazeliğini, canlılığını koruyup, mıknatıs gibi kalpleri kendine çekip cezp ediyor.
Bu semavi kitabın öğretileri ve işaretleri, derin ve geniş bir kapasiteye ve potansiyele sahiptir. Kur'an-ı Kerim, doğruluk ve doğru hayat yaşama, siyasi ve ictimai adilane ilişkileri geliştirme, beşeri toplumun stratejik ilkelerini belirleme kitabıdır. Kur'an-ı Kerim kainatın birçok kanunları ve şifrelerine değinmiştir. Bu semavi kitap kalıcı bir mücize ve beşerin saadetini sağlayacak yüce ve düzenli hayat programıdır.
İran 10 ila 15 Ağustos tarihleri arasında, Mısır, Malezya, Sudan, Almanya, Bosna-Hersek, İngiltere, Arnavutluk, Irak ve toplam 53 ülkeden gelen Kur'an-ı Kerim hafızlarına ev sahipliği yaptı. 24. uluslar arası Kur'an-ı Kerim yarışmaları İran'da ve Peygamber efendimizin kutlu biset günlerinde manevi coşku ve atmosfer içinde yapıldı. Ayetlerin okunuşu, kalpleri okşuyordu. Mısırlı güzel sesli kari Abdultavvab Besatini'nin kıraati, farklı grupların güzel ilahiler icra etmesi, bu kuranî toplantıya özel bir nur ve manevi atmosfer bağışlıyordu.
Cumhurbaşkanı Dr. Ahmedinejad, bu merasimin açılış toplantısında yaptığı konuşmada, Kur'an-ı Kerim'in güzellikleri ve üstün özelliklerine değinip, şunları söyledi:
Kur'an-ı Kerim Allah'ın ilim hazinesidir. Bu kitap ilahî ahkâmın, geçmiş kavimlerin kaderinin, ölüm ve kıyamet sırlarını, muhkem ve müteşabih ayetlerini içeren bir kitaptır. Kur'an-ı Kerim, Mizan ile Gest ve adalet için indirilmiştir. Bu hedeflerden biri olan insanları uyandırma, onları arındırıp, terbiye ve tezkiye etmek ve insanların kemal yolunda ilerlemelerini sağlamaktan ibarettir. Kur'an-ı Kerim'in ikinci hedefi, tamamen adaletli bir toplum yaratarak, evrensel pâk ve tayibe bir hayat tarzına ulaştırmaktır. Bu iki hedef, Kur'an-ı Kerim'in yüce ve daimi hedefi olan Allah'ın sıratı müstakim yolunu devam ettirmektir.
Ahmedinejad, günümüzdeki düzensizlik, zulümler ve çilelerin Allah, Kur'an-ı Kerim ve hakikatten uzak olan nefis şeytanının esir olanların yaptıklarından kaynaklanıyor. İşte müstekbir cephesine bakın, acaba sevgi, şefkat, adalet, insan hakları kokusunu alabiliyormuyuz. Müstekbir güçlerin cephesinde, varolan şey halkın haklarını paymal etmek, tacavüz yapmak, işgal etmek ve aldatmakla hileden ibarettir. Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, Kur'an-ı Kerim'in okunması ve ona uygun amel edilmesiyle beşeriyetin dert ve çilelerinin derman olacağını, Kur'an-ı Kerim'in evrensel bir mesaj taşıdığını, insanları hidayet ve dertlerini derman nüshası olduğunu söyledi.
Uluslararası Kur'an-ı Kerim'in hıfz ve kıratı yarışmaları toplantısına katılanlar büyük bir vecd ve manevi zevk yaşadılar. Kur'an-ı Kerimin tamamının hafızı olan Kenyalı Ali Şerif Hasan, İran'ın Kuranî faaliyetlerine verdiği destekleri takdir edip, şunları kaydetti: Kur'anî Kerim'i hıfz ve tilavet etme, insana özel bir huzur ve güven bağışlıyor. Nitekim insan Kur'an'ın daima kendisine yoldaş ve yardımcı olacağını hissediyor.
Kur'an-ı kerim müderrisi Endonezyalı Muhammed Rum Ravi, çeşitli ülkelerde düzenlenen Kur'an-ı Kerim yarışmaların, islamî dayanışma ve vahdetin göstergesi olduğunu kaydedip, İslam ülkelerinin uluslar arası Kur'an-ı Kerim yarışmalarını düzenleyerek, özellikle fakir ülkelerde Kur'an-ı Kerim egetim ve araştırma merkezleri kurdurarak azınlık Müslümanlara sahip çıkmaları ve islamî dayanışmayı geliştirmelerini istedi.
Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmalarının özelliklerinden biri, Kur'an-ı Kerim ekseninde islamî vahdetin sağlanmasının vurgulanmasıydı. Bu bağlamda İran ile diğer ülkelerden Kur'an-ı Kerim'le ilgili 60 makale gönderilmişti. Avusturalyalı Kur'an-ı Kerim kârisi Abdulkadir Alizade yaptığı açıklamada, İslam dünyasının bulunduğunu kriz ortamı ve hassa şartlara göre, islamî vahdetten başka bir çıkış yolu yoktur. Müslüman rehber ve düşünürler, islami vahdet ve dayanışmanın öncüsü olup, islamî görkemli hayat şartlarını yeniden canlandırmalıdırlar.
Bangladeşli kari ve cemaat imamı Muhammed Abdurrahman, kıraat yarışlarına katıldıktan sonra şunları söyledi: İran hükümeti ve halkı eşsiz bir şekilde Kur'an-ı Kerim yarışlarını destekliyorlar. Halbuki diğer İslam ülkelerinde böyle bir heyecan ve coşku gözükmüyor. İslam alemindeki sorunların asıl kaynağı, yöneticilerin ilim, servet, insan gücü ve genç nesli göz ardı etmeleridir. Halbuki Müslümanlar birlik içinde hareket ederlerse, bütün sorunların üstesinden gelebilir, İslam düşmanların Müslümanlar arasında tefrika salma ümidini yok edebilirler.
Fildişi islami milli şura üyesi imam Musa Dibati de uluslar arası Kuranı Kerim yarışmalarına bir makale sunup, şii ve Sünni mezhepleri yakınlaştırma konferansının düzenlenmesini istedi ve şunları belirtti:
İslam düşmanları iç ihtilaflar yaşadıkları halde, islam'a karşı mücadele etmek için birleşmiş bulunuyorlar. Müslümanlar da ihtilaflarını unutup, düşmanlara karşı birleşmelidirler. Nitekim Bakara suresinin 285. ayeti, mümin ve Müslüman kimseleri Kur'an-ı Kerim ve diğer peygamberlere indirilen semavi kitaplara inananlar olarak nitelendiriyor. Musa Dibati ayrıca şunları söyledi: Kur'an-ı Kerim'in Nahl suresinin 125. ayeti halkla en iyi metodla tartışma yapma, birbirine tahkirde bulunmaktan sakınma çağrısı yapılıyor. Tekfir etmekten sakınmak, islami diyaloğun temel şartı sayılıyor. Bu yüzden Müslümanlar kinci tutumlardan sakınıp, gönül birliğini geliştirmelidirler. İslami vahdette önemli olan konu, dostluk ilişkilerini samimiyetle geliştirmek, Resulullah'la -sav- Kur'an-ı Kerim'in tavsiyelerini uygulamaktır.
Uluslar arası Kur'an-ı Kerim'in hıfz ve kıraat yarışmalarının kapanış merasimine katılan İran İslami Şura meclisi başbakanı Haddad Adil yaptığı konuşmada, tarih boyunca ve İslam aleminde Kur'an-ı Kerim'in Nebi-i Ekrem'in -sav- görkemli varlığının devamı olduğunu kaydedip, şunları söyledi:
Kur'an-ı Kerim'in İslam toplumundaki konumu, Peygamber'in -sav- Müslümanların nezdindeki konumuna benzer. Müslümanlar, Peygamber'e -sav- büyük sevgi ve saygı besledikleri gibi, Kur'an-ı Kerim'e aşk ve sevgi beslemektedirler. Peygamber hz. Muhammed -sav- müslümanlararası vahdet simgesi olduğu gibi Kur'an-ı Kerimde vahdet kaynağıdır. İslam düşmanları islami uyanıştan dehşete kapılıp, Müslümanların vahdetini hedef alıp, bozmaya çalışıyor. Bu nedenle Müslümanlar Allah'ın ipine sımsıkı sarılıp, islami vahdet ile ilgili Kur'an-ı Kerim'in çağrısına uymalıdırlar.
Dr. Haddad Adil ayrıca şunları söyledi:
Kur'an-ı Kerim, gerçek islamın çehresini görme aynası, ifrat ve tefritten arınma kaynağıdır. İdeal islami toplumun ilkeleri Kur'an-ı Kerim'de aranmalıdır. Eğer tutarlı ve itidallı Kur'an-ı Kerim yolundan sapma yaşanırsa, insanlık sapar. Kur'an-ı Kerim hayat kılavuzu ve hidayet kaynağıdır. Bu yarışmalarda Kur'an-ı Kerim'in kıraat branşında İranlı Hüseyin Ferdi birinciliği kazandı ve Libyalı Mustafa Cuma Mutave'e Kur'an-ı Kerim'in tamamını hıfz ve ezber etme branşında birinci oldu.