Adı :Muhammed
Künyesi:Ebu Cafer
Lakabı:Taki
Baba adı : Ali
Anne adı: Hayzeran
Doğum yeri: Medine
Doğum tarihi: 10 Recep 195 hk.
Peygamber'e (s.a.a) olan yakınlığı: Torunu
Şehadet yılı :Z.kede ayının sonu 220 hk.
Şehadet yeri :Bağdat Irak
Şehadet sebebi : Abbasi halifelerinden Mutesim'in zehirlemesi
İmam Ebu Cafer Muhammed b. Ali el-Cevad (a.s) Ehl-i Beyt İmamları'nın dokuzuncusudur. O Ehl-i Beyt ki, Resu-lullah (s.a.a) yüce Allah'ın kendisine verdiği emir gereğince, kendisinden sonra imamlık ve liderlik görevini üstlenmek üzere onları tavsiye etmiştir. Bundan önce de Kur'ân-ı Kerim, onların masumiyetini vurgulamıştı. Bu husustaki hadisler ise tevatür düzeyindedirler.
Bütün saygıdeğer ataları gibi bu büyük İmam (a.s) da yüksek meziyetlerin, ideal özelliklerin ve üstün ahlâkın bütün hususlarını üzerinde toplamıştır. Ki bunlar, risaletle bağ-lantılı imamete ve rabbanî liderliğe lâyık olmayı sağlayan şeylerdir.
Dokuz yaşında iken, genel imamet görevini üstlendi. Bunda şaşılacak bir şey yoktur. İsa b. Meryem (a.s) de henüz beşikte bir bebek iken peygamberlik görevini üstlenmişti.
Kuşkusuz tarih, bu erken imamlık süreci aracılığıyla Şia'nın imamet makamının ilâhî bir makam olduğuna, yüce Allah tarafından, her çağda kemal sıfatlarına sahip bulunan kimselerden dilediğine bahşettiğine ilişkin görüşünün doğru olduğunu kanıtlamıştır.
İmam Cevad (a.s) da, yaşının küçüklüğüne rağmen, döneminin âlimlerine karşı koymuş ve sunduğu kanıtlarla onlara üstünlük sağlamıştır. Allah'ın, onun aracılığıyla gösterdiği maarif ve ilimler sayesinde döneminin âlimlerini ve hâ-kimlerini susturmuştur.
Henüz yedi yaşında iken, büyük âlimler, fakihler ve raviler onun etrafını sarıyor, eşsiz ilminden istifade etmeye çalışıyorlardı. Akideye, felsefeye, kelâma, fıkha ve tefsire ilişkin birçok meselenin çözümünü ondan rivayet ediyorlardı. Bunun yanında beşerî ilimlere dair ayrıcalıklarından istifa ediyorlardı.
O da muhterem babalarının hareket metodunu izlemiş, Şiîleri gözetmiş, onların ilmî, manevî ve siyasî eğitimleriyle ilgilenmiştir. Ehl-i Beyt İmamları'nın kendileri için belirledikleri yolda hareket edebilmeleri için gerekli donanıma sa-hip olmalarını sağlamıştır. Çünkü önlerinde zor günler vardı. İmamlar silsilesi kopacaktı. O zaman kendi kendilerine yeterli olmaları gerekirdi. İtikadî, siyasÎ, içtimaî ve iktisadî o-larak kendi başlarına kalacaklardı.
Evet, bu büyük İmam (a.s), kısa süren ömrüne rağmen, sözünü ettiğimiz bu müktesebata büyük katkılar sunarak en büyük hedefin gerçekleşmesini sağlamıştır.
Yirmi beş yaşında iken şehit edilmiş olması, hareketinde ve stratejisinde başarılı olduğunun kanıtıdır. Çünkü İslâmî sosyal hayatın içinde aktif bir rol oynaması, tağutları rahatsız ediyordu. Sonunda ona karşı suikast düzenlemek ve yapıcı faaliyetlerine son vermek zorunda hissetmişlerdi kendilerini.