Hz. Musa (a.s) Mısır’da 2
Kız Musa’nın yanına geldi ve ona dedi ki: Bize yaptığınız yardımdan dolayı babam size teşekkür etmek istiyor. Şu an sizi bekliyor.
Musa, Şuayb’ın evine gitti. Şuayb ona dedi ki: ‘Sen çok inançlı ve iyi birisin ve kızlarıma yardım ettin. Ben de seni, kızlarımdan biri ile evlendirmek istiyorum. Karşılığında on yıl bana çobanlık yapacaksın.’
Musa, Şuayb’ın teklifini kabul etti. On yıl ona çobanlık yaptı. On yıl sonra ailesi ile birlikte Mısır’a gitmeye karar verdi.
Onlar günlerce yol gittikten sonra bir gece Sina dağının yamaçlarına vardılar. Hava çok soğuktu. Musa, dağın tepesinde bir ateş gördü. Ailesine dedi ki: ‘Ben oradan ateş getirmeye gidiyorum. Beni burada bekleyin.’ Musa dağın başına vardığında ateşten şu sesi duydu:
‘ Ey Musa! Ben senin Rabbinim ve seni peygamber olarak seçtim.’
Musa çok korkmuştu. Oradan yükselen ses bu defa dedi ki: ‘ Elindeki asayı yere at.’
Musa asasını yere attığında onun kocaman bir yılana dönüştüğünü gördü. Çok korktu ve kaçmak istediğinde şu sesi duydu: ‘Korkma ve yılanın kuyruğundan tut.’
Musa yılanın kuyruğunu tuttuğunda tekrar asaya dönüştüğünü gördü.
Yüce Allah daha sonra şöyle buyurdu: ‘ Elini koltuğunun altına sok.’ Musa elini koltuğunun altına götürdü ve daha sonra elini çıkardığında bir yıldız gibi parladığını gördü. Yüce Allah ona şöyle buyurdu: ‘Ey Musa! Sen benim peygamberimsin. Mısır’a gitmeli ve halkı Firavun’un zulmünden kurtarmalısın. Onları Mısır’dan çıkaracaksın.’
Musa çok sevindi. Dağdan aşağı indi. Ailesini Medain’e Şuayb peygamberin yanına geri gönderdi ve kendisi tek başına Mısır’a doğru yola devam etti. Mısır’a vardığında annesinin yanına gitti ve birkaç gün orada kaldı. İsrail oğulları ona iman etti ve Yüce Allah’ın onları kurtarmak üzere bir peygamber göndermiş olmasına çok sevindiler. Birkaç gün sonra Yüce Allah Musa’ya şöyle buyurdu: ‘
Musa kardeşi ile birlikte Firavun’un sarayına gitti. Firavun onu görür görmez tanımıştı. Musa ona dedi ki: ‘Allah beni peygamberliğe seçti ve seni O’na itaat etmeye çağırmamı emretti.’ Firavun Musa’nın davetini kabul etmedi ve dedi ki:’ Eğer Allah’ın peygamberi isen ve sözlerini dinlememi istiyorsan o zaman mucize göster!’ Musa elindeki asayı yere attı. Aniden asa kocaman bir yılana dönüştü.
Herkes korktu ve bir tarafa kaçıştı. Musa, yılanın kuyruğundan tutunca hemen eski haline, yani asaya dönüştü. Sonra elini koltuğunun altına götürdükten sonra yavaşça çıkardı. O anda Musa’nın elinin bir yıldız gibi parladığını gördüler.
Bu mucizeleri gören Firavun, içinden şöyle söyledi: ‘Halk buna iman ederse ne yaparım?’ Sonra Musa’ya dedi ki: ‘Sen büyücüsün ve yaptığın büyü ile benim saltanatımı yıkmak istiyorsun. Eğer gerçekten yaptığın büyü değil de mucize ise o zaman bizim büyücülerle bir karşılaş da gerçekler ortaya çıksın.’
Musa, Firavun’un teklifini kabul etti ve en uzman büyücülerle karşılaşmaya hazır olduğunu söyledi. Bu iş için bir gün belirlendi. O gün geldiğinde Firavun büyücülükte uzman olan yetmiş iki kişiyi saraya getirtti.