İnsanın dışarıda kazanabileceği sevaplar, evde kazanabilecekleriyle mukayese edilemez ki!
Ailenin ıslahının öncelikli olması gerekir. Bunun sebeplerinden birisi, getireceği kolaylıktır.
Yani aile üyeleri yekdiğerine yardım ederek, yüceliş ve saadet yolunu birlikte kat edebilirler. Ama toplumun ıslahı daha zor ve karışıktır. Toplumun kolayca manevi bir hal almasını istiyorsak, aile fertlerinin manevi hallerine dikkat etmemiz gerekir. Mesela kişi evden sıkça çıkarak hangi sevapları elde etmek istiyor? İnsanın dışarıda kazanabileceği sevaplar, evde kazanabilecekleriyle mukayese edilemez ki? Mesela rivayetlerde geçer; bir adam karısıyla birlikte gece oturur, sohbet ve muhabbet eder. Hanım, ‘’nasılsın?’’ diye sorur ve hanımının anlatacaklarını dinlerse. Kendisi de konuşur ve oturup birbirleriyle muhabbet ederlerse. Hadisler de geçiyor ki; kişinin kendi evinde geceyi bu şekilde geçirmesinin sevabı (yani, kendi evinde oturup rahat elbiseler giymiş ve istediği yemekleri yemiş) Allah’ın evi Kâbe’nin yanı başında itikâf yapmaktan daha çok sevaplı bir iştir bu. Kişi maneviyatlı birisi olmak istiyorsa buyursun; bu tarik ve yol ile de manevi bir kişi olabilir. İmam Rıza (a.s) buyuruyor ki; ‘’Her kim bacısını, annesini, kızını, teyze ve halasını sevindirirse Allah-u Müteal o kimseyi kendi indinde eşsiz derecede yakın kılar.’’ Arada sırada gidin, insanları hoşnut ve mutlu edin. Bu sizin elinizde!
Beytullah’ın yanı başında itikâf mı etmek istiyorsunuz? Hanımlarınızla oturun muhabbet edin. Cennette dereceler ve ilahi rızayı kazanmak mı istiyorsunuz? Anne-bacınızı, kızınızı ve eşinizi sevindirin. Veya örneğin buyuruyor ki; ‘’Her kim kendi çocuğunu öperse; her öpücük için Allah ona cennette bir derece verir.’’ Kendi çocuğumuzu öpmek mi bu dereceyi kazandırıyor? Evet!!
Şimdi, bu nura kavuşmak için başka yerlerde ne kadar uğraşmak istiyorsunuz?!
Örneğin, küçük kızınıza rengârenk bir toka verirseniz, ne kadar mutlu olacağını düşünün. Eş ve çocuklarınıza elbise almanın ne kadar müstehap bir iş olduğunu biliyor musunuz? Ve bunun erkeklere tavsiye olduğunu?
İnsanlar mescide giderken, ki mescitler ibadet yeridir ve adabı vardır, Hacca veya ziyaretlere giderken sürekli gelip soruyorlar: ‘’Ben Kerbela’ya veya başka türbe ziyaretlerine; ya da, Mekke’ye Hacca gidiyorum, neler yapmalıyım? Bu fırsattan çokça istifade etmek istiyorum.’’ Bunlar çok güzel sorular. Ama keşke şöyle de sorsalar: ‘’Ben eve gidiyorum, neler yapmalıyım?’’ ‘’Bu fırsattan çokça istifade etmek istiyorum.’’
‘’Ev işte! (Nesi var ki!) ‘’ dediğinizde bu fırsatı tepmiş oluyorsunuz! İnsanın dışarıda kazanabileceği sevaplar, evde kazanabilecekleriyle mukayese edilemez ki!
- Ali Rıza Penahiyan