Neden Kur’an Ezberleyelim 4

Neden Kur’an Ezberleyelim 4

Ayet ve Rivayetlerde Kur-an’ı Kerim’in Konumu ve Önemi

Neden Kur’an Ezberleyelim 4

 

 

Ayet ve Rivayetlerde Kur-an’ı Kerim’in Konumu ve Önemi

Sevgili okurlar, bir önce ki makalelerimizde kaynaklarıyla Kur’an ezberinin tarihçesi, ayet ve rivayet eşliğinde yeri ve önemine deyinip incelemiştik. Bu incelemenin sonucunda dinimiz İslam açısından Kur’an ezberinin ne kadar önemli olduğuna vardık ve siz okurlara delil ve kaynaklarıyla sunduk.

İncelemenin sonucunda elde ettiğimiz önemli noktalardan biri de Kur’an ezberinin hayatımızdaki bereketi ve izi ki bunu sunduğumuz rivayetlerde de beyan ettik. Bu makalemizde hayatlarını Kur’an’ı ve Ehlibeyt’i anlamaya adamış, Kur’an ezberi konusunda ayet ve rivayetleri incelemiş değerli âlimlerimizin görüşlerini sizlere beyan edeceğiz.

 

ŞEHÎD-i EVVEL[1]:

Kur’an’ın tamamını ezberleyebilirsen mutlaka ezberle, yapamayacağını düşünüyorsan yapabileceğin kadarını ezberle ve bunu hafife alma. Bir ayeti kendine seç ve onu dilinden eksik etme.[2]
Kur’an tilaveti en iyi zikirdir ve diğer müstahaplardan daha önemlisidir. İmam Rıza (a.s): “Kur’an tilaveti zikirden ve zikir de sadakadan daha faziletlidir. Sadaka oruçtan faziletli ve oruç ateşe karşı zırhtır.”[3]

Hafızlığın önemli özelliklerinden biri de boş vakitleri ganimet bilip en güzel şekilde değerlendirmek ve daha fazla faydalanmaktır. Kur’an ister yolculuk esnasında ister yolculuk dışında arkadaş ve dostumuz olur. Hafızlık, gün içinde birkaç dakika okumak yerine günlük hayatın her aşamasında, gecesinde ve gündüzünde ona okuma imkânı sunmaktadır.

  

ŞEHÎD-i SÂNÎ[4]:

Şehîd-i Sânî “Münyetü’l Mürid” kitabının talim ve taallüm kısmında şöyle buyuruyor: İlim talep eden bir kişinin ilk yapması gereken ilk iş, Kur’an ezberidir. Çünkü Kur’an tüm ilimlerin esasıdır. Geçmiş âlimlerin yöntemi şuydu; hafız olmayana fıkıh ve hadis ilimlerini öğretmezlerdi. Hafızlıktan sonra başka bir ilimle uğraşması, ezberini unutmasına neden olmamalıdır ve bunun için de sürekli tilavetini tekrarlamalı ve ezberini kuvvetlendirmelidir.[5]

Kur’an ezberi, eski ilim havzalarında ve yüksekokullarda uygulanan temel bir şarttı, öğrenciler ve araştırmacılar diğer ders kitaplarına başlamadan önce Kur’an’ın tamamını ezberlerdi.

Ezber yapmak, doğal bir şekilde Kur’an’la haşır neşir olmayı, anlamlarıyla irtibat kurmayı, üzerinde daha fazla düşünmeyi ve yeni ufukların keşfini sağlıyor. Ayrıca diğer dini ilimlerin sınırını belirlemekte ve Allah’ın ayetini, delil ve şahit kılmakta kolaylaştırıyor, dili ve kelamı bu semavi ayetlerle süslüyor. Aynı şekilde Kur’an ezberi, canı nurlandırıp ruha aydınlık veriyor, ruhu arındırmanın yollarını hazırlıyor, manevi süluk için yeni ufukları aralıyor, sonsuz gökyüzünün melekût-i kapılarını ruha aralayıp maddi hayatın zorluklarını ve engellerini aşmayı sağlıyor.

Tüm bu saydıklarımız Kur’an’ın daimî tilaveti ile gerçekleşir. Kur’an ezberi, tekrar tekrar yapılan tilavetlere muhtaçtır, tekrarsız ne ezber gerçekleşir ve ne de ezberlenen ayetler hatırda kalır.

Bu yüzden ayetlerle üns olma ve tekrarı, Kur’an ezberinin gerekli şartlarından sayılır ve bu da ruhi ve zihni ünsü beraberinde getirir. Bir taraftan zihnin algılama ve anlama gücünü vahiy ile menus kılıyor ve ona güç ve kuvvet veriyor. Diğer taraftan can, ilahi ayetle süslenip semavi kelamın kokusuna bürünüyor.

Şia’nın büyük hadisçilerinden merhum Seyyid ibn Tavus, oğluna yaptığı vasiyetnamesinde şunu söylüyor: “…Vahiy makamını tazim ve yüceltmek ve İslam şeriatını yaşatmak için Kur’an’ı ezberle”.

 

Merhum Sâhib-i Cevahir:

Merhum Sahib-i Cevahir, cemaat imamında kıraatin fıkha tercihi konusunda şöyle buyuruyor:

Hikmeti gereği Kur’an’ın ezberi için, yazılımına, öğrenip ve öğretilmesine vurguda bulunulmuş, çok önemli olduğu beyan edilmiştir. Çünkü o nübüvvetin ana kaynağı ve Allah’ın ümmete en büyük nimetidir.[6]

 

Ayetullah El-Uzma Burucerdi:

İnsanın ezberindeki Kur’an, insanın yol azığıdır. Dünyadan göç eden insanın yol azığı olmaması ne kadar üzücüdür.[7]

İlk dönem âlimlerimizden Kur’an’ın bir kısmını ezber olmayan âlime çok az rastlanır. Her ne kadar da tertip açısından ezber olmasalar da sürekli Kur’an’la menus olmaları ayetlerin büyük bir kısmını akıllarında tutmalarına neden olmuştur. Ayetullah Şehit Mutahhari “Mes’ele-yi Şinaht” kitabında Ayetullah Burucerdi hakkında şöyle söylüyor: Burucerdi fıkıh ve usul ilminde fevkalade bilge, âlim ve görüş sahibi idi, Kur’an tefsirlerine de çok vâkıf ve yarısından fazlasını da ezberdi.[8]

 

Ayetullah Behcet:

Kur’an’ın daima bizimle olması için ezberleyelim ve bizde onunla olalım. Dünyanın fitne unsurlarından korunmak için Kur’an’ı kendimize vesile ve dayanak kılalım.[9]

Kur’an’ı ezberleyin ki neticesi anlatmakla bitirilemez… Usulen Kur’an ezberi çok kolaydır ve ezber için tekrar gerekmemekte: “Allah, Kur’an ezberini Resulullah’ın ümmetine (s.a.a) kolay kılmıştır”. Ama ezberi koruma ve baki kalması için tekrar gerektirir.  Çünkü şöyle buyrulmuştur: “Kur’an’ı tekrar ediniz yoksa erken akıldan çıkar”.[10]

 

 

 

Ayetullah Tebrizi:

“Kur’an’ı Kerim’i ezberlemenin çok büyük fazileti ve sevabı vardır, ama ezber yapan kimse onu tekrar unutmamalı ve korumalıdır. Kur’an ezberinden sonra onu korumak için yeterli çabayı göstermemek ve unutmak, sorun yaratır. Allah bilir”.

 

Nefehat-ur Rahman Tefsirinin Yazarı Merhum Nehavendi:

Kur’an ezberi önemle üstünde durulan müstehap ve ibadetlerdendir. Kur’an ezberi iman ve marifet açısından kalbin nurani oluşunu, sinenin açılmasını, ruhun gelişimi ve genişlemesini ve nefsin arınmasını amaçladığından kıyametteki mükafatını da ona uygun verecektir; çünkü Kur’an hafızı Allah’ın nurunda boğulmakta ve Allah’a en yakın olandır. Bu faziletli ibadet eskiden çok yaygın olmasına rağmen ve Müslümanlar arasında Kur’an ezberinde olmayana pek nadir rastlanırken günümüzde ne yazık ki bu amel terk edilmiştir.[11]

 

Şehit Üstat Mutahhari:

Kur’an ezberlemek tilavet etmek gibi güzeldir, özellikle ezberledikten sonra unutmamak gerekir. İnsan Kur’an’ı ezberler ve unutmamak için yeterli kadar okumazsa günah işlemiş olabilir. Zayıf hafızaya sahip olan biri birkaç sure ezberlemişse en azından onu unutmamak için çabalamalıdır. Ezber yapıp unutan günahı ve haramı bilip de unutanlar gibidir.[12]

 

Ayetullah Sâfi Gülpeygani:

Kur’an’ı ezberlemenin çok fazileti var. Kur’an ezberleme konusu daha Kur’an’ın ilk nazil olduğu zamanlarda tüm müminler arasında yaygındı ve bu durum o kadar bellidir ki daha fazla şerhe ve açıklamaya gerek yoktur.

 

Ayetullah Mekarim Şirazi:

Ben talebelerin iki kısım olduğuna inanıyorum; bir kısmı çok güçlü hafızaya sahip olan ve zihinleri de ezbere uygun olanlardır, eğer bu grup ezber için belirli bir vakit ayırsalarsa rahatlıkla Kur’an’ı ezberlerler. Ve benim bunlara tavsiyem, Kur’an ezberi üzerinde durmaları ve ciddiye almalarıdır. Öyle ki ilim havzalarımız yüksek kalitede hafız sahibi olsun. Diğer bir kısım da normal hafızaya sahip olanlardır. Zihinleri tam hafızlık için yeteri kadar hazır değil ve hafız olmak isterlerse günün fazlasını bu işe ayırmaları gerekir. Bunlara da tavsiyem mutlaka konulu ezber yapsınlar ve gerekli konularda yeterli delili sunacak kadar bilsinler.[13]

Ayetullah Mekarim bir dersinde şöyle buyurdular: Merhum Ayetullah Ĥoi yaşlılık döneminde Kur’an ezberine başladı ve Kur’an’ın 25 cüzünü ezberlemeyi başardı.

 

Ayetullah Cafer Subhani:

Eğer Rabbim bana bir daha ömür verse önce vaktimi daha iyi değerlendiririm. Örneğin biz o zamanda günde belli bir vakit “Harir Makamı” veya Arap şiiri ezberliyorduk ama Kur’an ezberi üzerinde bu kadar durmuyorduk, oysa bizim Kur’an ezberlememiz lazımdı.[14]

Hafızlarla yapılan bir toplantıda kendisine; bazıları “hafızlığın fazileti hakkındaki rivayetleri tevil ederek ezberin lafız ve söze dair olmadığını diler getiriyorlar bu doğrumu?” diye sordular. Ayetullah Subhani şöyle cevap verdi: Peygamber Efendimiz’in zamanında Kur’an ezberi yapılıyordu ve kitabeti (yazımı) çok azdı. Çok az kişi yazabiliyordu, Kur’an’ı korumak çok önemlidir ve ilk adımı ezberdir. Namaz kılmak isteyen için ilk adım Kur’an ezberi ve namaz ezberidir.

İlim tahsilinde Kur’an ezberinin etkisi olup olmadığı sorusunun cevabında da şöyle buyurdu: Kur’an nurdur. Ve o nuru zihninde taşıyana elbette ki etki edecektir. Ben kendim denedim bir insan Kur’an’la haşır neşir olursa daha az günah işler. Kur’an ile haşır neşir olmak, insanı günah işlemekten alı koyar.

Kur’an ezberine yönelik birçok rivayetlerde “Hamil” kelimesi veya “Kur’an Hamilleri” kullanılmıştı. Bazıları bu kelimenin Kur’an ezberine yönelik olduğunda şüpheye düşmüş olabilir; bu yüzden bizde Ayetullah Subhani’nin huzuruna varıp bu soruyu kendilerine sorduk ve şöyle buyurdular: Burada Kur’an hafızı kelimesine tatbik etmesi için Kur’an’ın içeriğini ezberinde taşıyor olması lazım. Bu ibare Ayetullah Marefet tarafından da aynı manada ele alınmıştır. Ayetullah Marefet Kur’an’i ilimleri öğrenme, terviç ve beyanı için ömrünün büyük bir kısmını Kur’an’i ilimlerle geçiren sayılı alimlerdendir ve Kur’an tefsiri ve Kur’an’i ilimlerle ilgili çok değerli eserler telif etmiştir.

 

  Ayetullah Hasanzade Âmuli:

 Gerçek şu ki ilk yıllarımda çok fazla şiire sevgi duyuyordum. Bundan dolayı bazı, Baba Tahir, Hayyam ve Hâfız gibi eski şairlerin şiirlerinin tamamını veya bir kısmını ezberlemiştim. Keşke biri çıksaydı da bana “bunu ezberleyeceğine Kur’an ezberle” deseydi. Şiirlerde yaşadığım o duyguyu Kur’an’a karşı yaşasaydım bugün bu hasreti çekmezdim.[15]

İnsan hafızası, ergenlik ve gençlik döneminde bir şeyleri almak için çok güçlü emici bir yapıya sahiptir ve elde etmek için onun ardı sıra gider. Bu yüzden ister istemez şiir, nesir ve buna benzer şeylere yönelir. İnsan böylesine değerli bir gücü en faydalı olacak zamanda programlayarak Kur’an ezberine yönlendirse, mutluluk ve sevinç hissini duysa, yenilgi hissine kapılmasa ve bu nimet karşısında Allah’a şükrünü yerine getirse ne kadar güzel olur.

İnsan beyni 15 ile 100 milyon hücreye sahiptir ve eğer biz bunun az olan kısmını yani 15 milyonluk kısmını kabul edersek şu anlama gelir;insan 2 ila 10 milyon farklı bilgiyi hafızasına alabilir. Richard Restak diyor ki: İnsan beyninin ezberleyeceği adedi rakamla gösterecek olsa 90 yıl boyunca her saniyeye bir sıfır eklemesi lazım.[16]

 

Ayetullah Marefet:

Peygamber Efendimiz’in dönemindeki gibi günümüzde de Kur’an’ı ezberlemek ve sinelerde taşımak İslam toplumumuz için zaruridir. Kur’an’ın hâkimiyeti, toplumun her bir ferdinin karşılaşacağı her konuda Kur’an’dan bir bilgiye sahip oldukları zaman gerçekleşir. Kur’an’ı ezberinde taşıyan kimselere Kur’an hamili denir, yazılarda ve kitaplıklarında bulunduranlara değil.
Kısacası Kur’an’ı korumak, ezberlemek ve doğru kıraatlerde okumak her Müslüman için, her asırda ve de özellikle asrımızda adil İslami hükümetin gölgesinde dini bir görevdir.

Yazar: Seyyid Mustafa Hüseyni

Tercüme: Allame Tabatabaî Kur’an Nesli Der

 

 



[1]-Ebû Abdillâh Şemsüddîn Muhammed b. Cemâliddîn Mekkî b. Muhammed b. Hâmid el-Muttalibî el-Cizzînî el-Âmilî (ö. 786/1384)

[2]-Şehîd-i Evvel’in vasiyetnamesinden

[3]-Bihar-ul Envar, C,89, S,201

[4]-Zeynüddîn b. Alî b. Ahmed el-Cübaî el-Âmilî (ö. 966/1559)

[5]-Münyetü’l Mürid s,263

[6]-Cevahir-ul Kelam, Şeyh Muhammed Hasan Necefi c.13 s.360

[7]-Ayetullah Burucerdi’nin Hayatı, s.165

[8]-Meseleyi Şınaht, s.146

[9]-Mahbuba doğru, s.71

[10]-Ayetullah Behçet’in Huzurunda, s.115

[11]-Nefehat-ur Rahman tefsiri c.1 s.35

[12]-Kur’an’la Tanışalım kitabı, c.5 s.228

[13]-Peyam-i Kur’an dergisi 6. Sayı s.52-72

[14]-Seba dergisi 3.yıl sayı 21 s.12

[15]- Miras-ı Mandegar, s.563

[16]-Robert Toke Güçlü hafızaya nasıl sahip oluruz, s.11