Kıssadan Hisse 3

(On Katı)

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

Büyük âlimlerden olan “Ağa Müçtehid-i Tahrani” “Ayetullah Mirza Ali Mişkini’den” şöyle naklediyor:

İlim tahsil ettiğim dönemlerde bir gün yolda giderken talebelerden birisi yanıma gelerek, benden 5 Riyal borç istedi. Bende de tam 5 Riyal vardı. Kendi kendime dedim ki; 'Eğer bu parayı ona verirsem ben mağdur olacağım ama eğer vermezsem de Allah’ın bu kulu mağdur kalacak. En iyisi parayı vereyim Allah Kerim'dir.'

Parayı o talebeye verdim. Henüz birkaç adım gitmemiştim ki; hemşerilerimden biriyle karşılaştım. Hal hatır soruştuktan sonra ayrılırken elime bir miktar para tutuşturdu. Biraz ilerledikten sonra elimdeki paraya baktım 50 Riyal olduğunu gördüm. Allah’a şükrettim ve yoluma devam ettim.

Henüz çok ilerlememiştim ki başka bir talebeyle karşılaştım. Yanıma gelerek benden 50 Riyal borç para istedi. Yani elimdeki paranın hepsi. Hiç tereddüt etmeden Allah Kerim'dir dedim ve parayı verdim. Az ilerledikten sonra başka bir hemşerimle karşılaştım, hal ahval sorduktan sonra vedalaşırken o da elime bir miktar para sıkıştırdı. Biraz ilerledikten sonra paraya baktım bu sefer 500 Riyal idi. Aklıma En’âm Suresi 160. ayet geldi “Kim bir iyilik getirirse, ona on katı vardır…” Elimdeki ilk beş Riyal, 50 Riyal'a ve o da tam tamına 500 Riyal'a, yani her birinin on katına dönüşmüştü.

Buyurdular ki: 'Elimdeki 500 Riyal parayı da birilerinin istemesi ve onun da on katı olarak dönmesi için ne kadar dua edip beklediysem, duam kabul olmadı.'