İslam'ın Barış Dini Olması

İslam'ın Barış Dini Olması

Ey iman edenler, hep birden barış ve esenliğe girin.

İslam’ın lügat kökü olan ‘’silm’’ ve ‘’selam’’ kelimeleri barış ve huzur manasına gelmektedir.1 Kur’an’da da yer yer sulh ve barışa öncelik verilmiştir.2 İslam’ın barış, sulh ve dostluk dini olduğunu teyit için şöyle buyurmaktadır:

    ‘’Ey iman edenler, hep birden barış ve esenliğe girin. Sakın Şeytan’ın adımlarını izlemeyin; kuşkusuz o size açık bir düşmandır.’’3

    Kur’an’a göre kalıcı ve küresel bir barış ve insanlık toplumlarının huzuru yalnızca Allah’a imanla gerçekleşir. Dil, ırk, servet, bölge vb. şeylerde farklı olan insanlar, ancak Allah’a imanla birbirlerine bağlanabilirler. Müslümanların küresel barış ve toplumsal adaletin İmam Mehdi’nin (a.s) hükümetiyle gerçekleşeceğine inanmaları gerçekte buna bir tekitleridir. Hatta yüce Allah şöyle buyuruyor:

    ‘’Fakat barışa yanaşırlarsa sen de yanaş…’’4

    Ancak hatırlatmak gerekir ki, bu dünyada insanlar özgür olduklarından kimileri başkalarına karşı tuğyan, aşırılık, isyan ve zulüm etme yolunu seçmiş, fesat ve bozgunculuk yapmaktadırlar. Bu yüzden kamil ve kapsamlı bir dinin insanlığın hidayetinin önündeki bu engelleri kaldırması için tedbirler alması gerekir.

    Bazen tuğyan ve isyanlar öyle bir hadde varıyor ki güce başvurmaktan başka bir yol kalmıyor. Bu yüzden İslam, cihat yasasını koymuştur. Yani Kur’an mantıktan anlamayanlara, Peygamber’in (s.a.a) hidayet, irşat ve davetinin önüne küstahça set çekenlere, inat ve düşmanlıkla bilerek İslam’la savaşanlara karşı cihat etmeyi emrediyor ve şöyle buyuruyor:

    ‘’Ey Peygamber, kafirlerle ve münafıklarla savaş ve onlara sert davran.’’5

    Müslümanlar düşmanların kalbine korku düşürmeliler ki onlara saldırma ve darbe vurma düşüncesi akıllarından geçmesin.6

     İslam dininde ülkeleri fethetmek ve şahsi gücü artırmak için cihat yasası konmamıştır. Cihat bir kurtuluş yoludur, kavga yolu değil. Bundan dolayı cihadın hedeflerine askeri yolun dışında bir yolla ulaşmak mümkünse savaşılmamalıdır. Kafirlerin savaştan önce İslam’a davet edilmesinin vacip olmasının nedeni budur.

    Bu yüzden yüce Allah cihadı, müstekbirleri ezmek, mustazafları kurtarmak, marifet ortamını hazırlamak, tevhit inancına, dünya ve ahiret saadetine ulaşmanın yollarından cahil ve habersiz bırakılanları bu yollarla tanıştırmak için vacip etmiştir.7

    Allame Tabatabai, İslamın savaş ve çekişme taraftarı olmadığı, cihadın felsefe ve hakikati konusunda şöyle yazıyor: ‘’Cihadın amacı dinin ikamesi ve Kelimetullah’ın yüceltilmesidir. Bu yüzden cihat bir ibadet olup onda kurbet kastı şarttır. Cihat başkalarının can ve namusuna üstünlük sağlamak değildir. Cihat insaniyet haklarını savunmak için vacip edilmiştir; savunma da zaten sınırlıdır. Ayetin devamı şöyle buyuruyor:

    ‘’Sakın aşırı gitmeyin, çünkü Allah aşırıları sevmez.’’8 9

    Sonuçta hakiki İslam, aşırıcı, uyumsuz ve savaşçı bir din değildir. Aksine onun emirleri bu cümleden de cihat, ilahi hakimiyetin ışığı altında insanlık ve dünyanın barış ve güvenliğini korumak, tağutların hakimiyetini reddetmek, zulüm ve adaletsizlikle mücadele etmek içindir. Kıssaca özetlemek gerekirse cihat demek, yüce ilahi değerlerin gerçekleşmesi için adilane ve mukaddes bir savaş vermek demektir.10

    Buraya kadar söylediklerimizden açıkça anlaşılmaktadır ki dünyada bugün var olan savaşların ve çekişmelerin kökü gerçek İslam değildir. Müminler Peygamber (s.a.a) ve Ehlibeyt ’ini takip ederek İslam’ın gerçek güzel yüzünü açıklamalı, İslam’ı, müstekbirlerin eliyle kuruyan ve destekleyen şiddet taraftarı ve mantıksız örgütlerden ayırmalıdırlar.

 

1 Kitabu’l-Ayn, c. 7, s. 267.

2 Neml, 32-44.

3 Bakara, 208.

4 Enfal, 61.

5 Tahrim, 9.

6 Muhammed Taki Misbah Yezdi, Porzeşha ve Pasohha Derbare-i Nizam-ı Siyasi-i İslam, s. 233.

7 Neşriye-i Marifet, sayı:102, İslam’da Cihadın Hedefleri makalesi (Hamza Ali).

8 Bakara, 190.

9 Muhammed Hüseyin Tabatabai, el-Mizan, c. 10, s. 63, Beyrut, Müessesetu’l-A-lemi.

10 Daha fazla bilgi için bkz. Murtaza Mutahhari, Cihat ve Onun Kur’an’da ki Meşruiyyeti, Sadra yayınları, Kum.